Uyan,  yetişmememiz gereken her yere vaktinden önce varalım.

İçinde dönüp durduğum çember benim değilmiş. Sonsuz düzende her dağınıklık toplanmıyormuş. Cevapları kolay diye her problem çözülmüyormuş. İçimdeki sonsuz sevgi herkesi sevmeme izin vermiyormuş. Her ağacın gölgesinde durulmaz, her uzun yolda koşulmazmış. Çok basit cümleler ve çok basit mimikler ile anlatılabilecek her şeyi uzattığım için üzgünüm. Dümdüz sevmiyordum. Dümdüz seviyordum. Dümdüz nefret ediyordum. Dümdüz aşıktım. Bu kadardı, bu kadardım, bu kadardın. Yaptıklarım, yapıyor olduklarım için sallanan parmakların hepsini tek tek kırmadığım her an için biraz pişmanım. Hayır artık kin duymuyorum, dümdüz olması gerekeni yapıyorum. Penceremi açıyor ve ağaç olmayı diliyorum. Yüzyıllık bir uyku arzuluyorum. Bu kez şarkıya değil içimdekine dans ediyorum. Sessizliğinde bile zihnimde yankılan o sesi duyuyorum. Masamda biriken her şeyin içten içe vicdanıma oynamasına da izin veriyorum. Sinir bozuklukluğunun ardındaki kahkahaların samimiyetine ve hiç uyunmamış gecelerin sabahına inanıyorum. Son cümlemi kaybettim, hadi uyan.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

S ♾️

2023

Yetmiş sekiz gün ♾️