Bir
Burası dedem kokuyor demiştim. Hiç sevmedim ama sanki buralardan geçmiş gibi. O buruşuk ellerini, o beyaz sakallarını hiç sevemedim ama sanki burda varolmuş gibi. Babamın kokusunu bilmiyorum ama dedem burdaymış gibi. Dedemle aynı evi, aynı odayı paylaştım ama babamla koca gökyüzünde bir yerimiz yok. Otursaydın, yanımda biraz daha kalsaydın ya da sorsaydın anlatırdım-anlatacaktım. İlk defa birinin tesellisine ihtiyaç duydum ve bu sendin. Elin elime biraz daha değseydi söyleyecektim. Ya da hiç haberim olmadan gitmeseydin kal diyecektim. Sevilmek bu kadar kolay mı tanrım ben niye 23 yıldır beceremedim diye soracaktım günün sonunda O kadar kolay değilmiş tanrım keşke sormamı bekleseydin. Bekleseydin, inan bana sorucaktım. Çok sevdim ama hiç sevil(e)medim demek yerine, hep kaldım hiç gidemedim demenin yükü bütün omuzlarımda. Çok ağır bu kadarı derken adına denk gelmek bir sokak tabelasında.. Bugün seni o bankta bekledim Bugün daha çok gökyüzüne baktım çünkü ağlamayacaktım O oto