Kayıtlar

Nisan, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Önsöz

Bir karın içinde iki kişi yaşamışım ben.. bir yarım var benim.. hiç bi zaman tam olamadım ki.. anne karnındayken öğrenmiştim hayatın zorluğunu. daha dünyaya gelmeden bölüşmeyi öğrenmiştim bir yatağı. bir ekmeği.. paylaşmayı öğrenmiştim.. kalbimi.. annem hep fazla değer verdiğimi söyler insanlara.. aldırış etmem.. her defasında daha fazla değer veririm.. daha fazla ödün veririm kendimden.. daha fazla yıpranır, acı çeker, hayal kırıklığı yaşarım. ama önemi yok. ben alışmaya alışıyorum. iyi olmak değil benimkisi.. insan olmak böyle bi dünyaya.. ne yani benim gibilere ihtiyacı yok mu bu dünyanın? kim sevecek insanları kendinden çok? kim gözyaşı dökücek.. kim ağlayacak karanlık gecelerde.. bir sevgili uğruna! terkedilicek insanlar olması gerekiyor. vurdumduymazlığa, gammazlığa, umursamazlığa, vicdansızlığa karşı insan olmak gerekiyor.. bu dünyaya benden lazım. benim gibi sevenden. ben dünyada bile yokken, dünyada olan ablamı sevmişim en çok.. kaybetmek değil benimkisi, acı çekmekte değil..

Mutsuzluk Yazısı

insan mutsuzken yazar en çok.. mutluyken gülümsemekten vakit bulamaz çünkü.. mutsuzken düşünür, düşündükçe kendini yer ve başlar yazmaya. bu yüzden şairler hüzünlü insanlardır.. bavullar gibi.. veda'ya dair ne varsa hüzün orda belirir. gözyaşı olur.. ayrılık olur.. 'zaman' der kimileri.. oysa geçmiceğini bile bile acının.. zaman geçer de giden dönmez geri.. dinmez acılar.. ve belki de mutlu olamaz bi daha insan. yine de mutlu rolü oynamaktan alı koyamaz kendini. alıştıkca güzel gelir.. kendi bile inanır bazen. sonra eksik yanını hatırlar içinden bi şey kopar, yüreği parçalanır.. nefesi kesilir.. aynaya baktığında burnunun kızardığını, gözlerinde ki yaşları zapt edemediğini anlar.. zordu be! insan olmak bile zordu. kendiyle baş başa kalınca insan gülmeyi de unutur.. biz insanlar, çok hüzünlü varlıklarız.. hep çekip gitmeyi hatırlatırız diğer insanlara..